Hatuniye Medresesi: Cami Kebir mahallesindeki Medrese, Dulkadiroğulları’ndan Nasıreddin Mehmet tarafından 1431-32 yıllarında yaptırılmıştır. Özel şahısların elinde olan bu medrese son zamanlarda tamir görerek sağlam bir bina haline getirilmiştir.
İki eyvanlı Hatuniye Medresesi Anadolu'da Selçuklu medrese mimarisine uygun, simetrik planlı ve önündeki çeşmesiyle klasik hatlarını korumaktadır. Karamanlı medreseleriyle paralel bir gelişme gösterir. Medrese, Dulkadirlilerden Melik Nasırüddin Mehmed Bey tarafından 1431 – 1432 yıllarında yaptırılmıştır.Kapısının üzerindeki mermer kitabesinde şu ifadeler yer almaktadır:
"Bu medreseyi büyük emir, hayır ve hasenat sahibi Arap ve Acem'in sultanlarının sultanı, dünyada emirler sultanı, dünya ve dinin yardımcısı saadetli merhum Halil oğlu Mehmed Allah günlerini daim etsin, Müslümanlar da o durdukça faydalandırsın- sevap umarak, ilim öğrenmekle uğraşacak, alim ve öğrenciler için Şevval 835'te (Haziran 1432) yaptırdı. Allah onun iütuf ve ihsanını kabul buyursun."
Medrese sade ve sağlam bir kesme taş mimarisi ile klasik eyvanlı medreselerine bağlanmaktadır. Yapıldığı dönem Kayseri'nin sıkça el değiştirdiği bir dönemdir.
Medreseye batı yönündeki taçkapıdan girilir. Mukarnas dolgulu ve gösterişli taçkapı nişinin sağındaki cephe, ortada bir sütun üzerine sivri kemerlerle iki gözlü bir çeşme olarak düzenlenmiştir. Giriş eyvanının iki tarafında ise avluya bakan tonozla örtülü derin birer niş yer almıştır. Giriş eyvanından sonra avluya çıkılır. Giriş tarafındaki revakın üç kemerinden giriş kapısını ortalayan ortadaki diğer iki tanesinden daha geniştir. Bu revakın üzerindeki tonoz çatıyı iyon tarzında iki sütun taşımaktadır. Giriş eyvanın her iki tarafında küçük birer eyvan niteliğinde iki hücre bulunmaktadır. Bu hücrelerin hemen yanında da terasa çıkmayı sağlayan birer merdiven bulunmaktadır.
Kuzey ve güney yönündeki revaklarını tutan kemer aralıkları eşittirler. Bu revakları üç adet korent tarzı sütunlar taşımaktadır. Kuzey ve güney yönlerinde revakların arkasında karşılıklı ve eşit büyüklüklerde beşer adet oda bulunmaktadır.
Medresenin doğu cephesinde bulunan ana eyvanın önünde 6.60 metre genişliğinde sivri bir kemer bulunmaktadır. Aynı şekilde eyvanın sivri olan baş üstü kemerini ayakları boyunca aşağı inen dikdörtgen şeklinde geniş bir köşe çubuğu çevirmektedir. Büyük eyvanın her iki yanında yuvarlak kubbeler ile örtülmektedir. Bu kubbelerden her biri 12 üçgen yüzlü bir kuşak ile duvarlara bağlanmıştır.
Sahabiye Medresesi: Cumhuriyet Meydan’ında bulunan medrese, 1267 yılında, Selçuklu vezirlerinden Sahip Ata Fahrüddin Ali tarafından yaptırılmıştır. Avluya bakan odaları işyeri olarak kullanılan medrese, aslına uygun onarılmıştır.
Kayseri Cumhuriyet Meydanı’nda bulunan Sahibiye Medresesi, 1267 yılında Selçuklu vezirlerinden Sahip Ata Fahreddin Ali tarafından, yanındaki çeşme ile birlikte yaptırılmıştır. Çoğunlukla "Sahabiye" olarak anılmakla beraber, "Sahip Ata Medresesi" olarak da bilinmektedir.
Sahabiye Medresesi dikdörtgen planlı açık avlulu, tek katlı, orta avlu etrafında sıralanmış medrese odalarından meydana gelen 41,40X30 metre ölçülerinde bir alana oturmuş, Anadolu Selçuklu mimari özelliğine bağlı bir yapıdır. Ön yüzü orta boy bir kervansaray görünümündedir. Kitle halinde dışarıya taşan Anadolu Selçuklu taş işçiliğinin şaheserlerinden olan taç kapısı geleneğe uygundur. Medresenin dışındaki yollar bir metreye yakın yükseldiği için kitle aşağıda kalmıştır.
Ön cephenin iki ucunda daire şeklinde destek duvarı bulunan medrese, genel yapısı itibarıyla; avlu, tonozla örtülü büyük eyvan, koni bingilere oturtulmuş bir kubbe ile örtülü dört köşe salon, tonozla örtülü oda yan eyvanlar, hücreler ve çeşitli odalardan meydana gelmiştir.
Seraceddin Medresesi: Gavremoğlu Mahallesi, Hunat Külliyesinin güneydoğusunda bulunan medrese, Gıyaseddin Keyhüsrev zamanında Seraceddin Lale Bedr (Kayseri Emiri) tarafından 1238 yılında yaptırılmıştır. Medrese, günümüzde kitap satış yeri olarak kullanılmaktadır.
Giriş kapısının üzerine konulmuş olan dört satırlık kitabe şu ifadeleri içermektedir.
"Bu medresenin inşasına büyük sultan, Gıyased Dünya veddin Kesim emirülmü’ minin (Müminlerin emin, halifenin ortağı) Keykubad oğlu Keyhusrev zamanında Allah'ın yardımına muhtaç zayıf kul Seraceddin Lala Bedr (Kayseri Emin) emir verdi. Sene 636 (M-1238)"
Hacmi küçük fakat yapısı sağlamdır. Duvarları kesme taştandır. Dönemin Selçuklu medrese mimarisine uygun bir plana sahiptir. Medresenin giriş kapısından ve herhangi bir yerinde süsleme elemanı bulunmamaktadır. Diğer medreselerden ayrı olarak dış duvarlarının üzerinde sıra halinde mazgallı bir parmaklık dolaşmaktadır.
Medreseye güneye bakan kapısından girilir ve basık tonozla örtülü bir kapı aralığından üstü açık avluya çıkılır. Girişten avluya çıkar çıkmaz her iki yanda merdivenler vardır ve bunlarla çatıya çıkılır. Avlusu revaklıdır. Avlunun doğu ve batısında dörder oda ve birer eyvan bulunmaktadır. Ana eyvan avlunun kuzey cephesinde ve giriş kapısının karşısındadır. Büyük eyvanın her iki tarafında dikdörtgen biçimli birer oda bulunmaktadır.